hayır, seni tutmayacağım.
burada kimse kimseyi tutmaz.
tutulmayı bekliyorsan yukarıdakilerden medet ummalısın.
kaybetmek istediğin yukarıdakilerden.
eğer bir kürede yaşıyorsak merkez daima bir küredir.
bir noktaya yerleşeceğini sanıyorsun.
büyük kürede kapladığın küçücük alanı bile keşfedememiş olmaya güvenmişsin.
bu yüzden seni tutmayacağım.
bu yüzden de kimse beni tutmadı yukarıdan kaybolmak istediğimde.
iki boyutlu spiral bir yol izleyeceksin.
kağıda dışarıdan içeriye bir spiral çizdiğinde mutlaka bitiyordu, değil mi?
bitecek.
orası bir nokta değil.
39 numara ayakkabılarımla anca 5 ayaklık bir küreye sahip olabilirim.
gelmeni istemezdim.
çünkü buradaki herkes bir kürenin üzerinde yaşıyor.
içinde değil, merkezinde değil.
üzerinde.
ayak ucumuzdan uzattığımız doğru küreyi kesiyor.
işte biz hala o noktada neler olup bittiğini bilemiyoruz.
burayı bir nokta sanarak geldik hepimiz.
bu yüzden burada kimse kimseyi tutmaz.
bu yüzden gelmeni istemezdim.
bu yüzden umduğumuzu bulamadık.
bu yüzden çoğu, geri dönmeye kararlı gözüküyor.
içten dışa sarılan bir spiralin hayaliyle gidiyor gidenler.
sonsuza dek kıvrılmak üzere gidiyorlar.
ama bu ya, biz sadece bir nokta istiyoruz.
kıvrımları kaldıramıyoruz.
buraya daha önce de gelmiştim.
daha önce de gelmiştin.
dışa sarılan spiral hayaliyle beraber kıvrılmaya başlamıştık.
isteğimizin kıvrımlar olmadığını anlayınca tekrar tekrar bu minik küreye gelmeyi tercih ettik.
daha yeni keşfediyorum ki yazıktır bu.
olmayan bir şeyi istiyoruz seninle.
bir nokta daima çerçevelidir.
bu yüzden seni tutmayacağım.
buraya geldiğinde sana anlatacaklarım var.
sana göstermek istediklerim var.
hepsini anlattım ama buna inandığının ispatı gerek.
bir de yardımın.
bu yüzden seni tutmayacağım.
5 Ekim 2011 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder